Profesyonel şirketlerin, bu zor zamanları değerleriyle aşmaya çalışması akılcı bir yaklaşımdır. Bu tip kriz zamanlarında liderler çok hızlı bir şekilde iletişim içinde olmak zorunda bırakılır. Kendi adıma belirtmem gerekirse, durumların değişim hızı sonucu kısa dönemde ne yapacağımızı, nasıl yapacağımızı devamlı güncellemek ve aynı anda iletişimde kalmak beni zorlamıyor değil. İşte bu zamanlarda firmaların profesyonelliği ve büyüklüğü her zamankinden daha fazla öne çıkıyor. Organizasyonlardaki vizyon ve değerler (core values) bu içinde bulunduğumuz kötü zamanlarda bizlere liderlerimizden de daha sağlıklı yolu gösteriyor.

Uyarlar Demir Çelik Olarak bizim değerlerimiz Ekip Çalışması, Dürüstlük ve Kararlılık. Bu zamanlarda değerler hakkında konuşmak/yazmak tabi ki yeterli değildir. Bu değerleri liderliğimiz sırasında kullanmamız çok daha önemli. Bu unsurları göz önünde bulundurarak, çalışanlarımızı uzun vadeli düşündüğümüzü ve kolektif olarak hepimizin bu değerler etrafında beraberce olmaya çalışmamız gerektiğini hatırlatmamız gerekir.

Bu zamanlarda sektördeki herkes, projeleri sekteye uğramadan evden çalışma saatlerini arttırmaya çalışıyor. Bu sırada iletişimi sağlamak her zamankinden daha fazla önem arz etmektedir.

Kriz dönemlerinde, bir liderin hızlı bir şekilde değişen durumlara anında tepki verebilecek kadar hızlı bilgi toplaması ve yanıt vermesi zor olacaktır. Daha odaklanmış, çevik bir ekip aracılığıyla çalışanları yönlendirmek, yeni bilgiler ortaya çıktıkça çevik kalmanın daha etkili bir yolu olacaktır diye düşünüyorum. Örnek vermek gerekirse İSG uzmanlarından kurulu bir ekip ile işin sağlık boyutunu veya operasyonel uzmanlardan kurulmuş bir ekip ile saha ekibini bu durumlar karşısında nasıl daha iyi koruyup streslerinin azaltılabileceğini incelemek daha etkin bir çözüm yolu olacaktır. Yeni durumlar gelişip yeni bilgiler geldikçe, bu bilgileri analiz edip planlarımızı ve stratejilerimizi buna göre tekrar tekrar ayarlamak zorunda kaldığımız dinamik bir zaman diliminden geçiyoruz. Durumlar geliştikçe kriz takımı diyebileceğimiz bu küçük komitelerle her konuyu ele alıp tepki performansını arttırmayı planlamak verimli olacaktır. Bu ekipler, duygusal davranmadan, önce durumu hızlı bir şekilde durup değerlendirebilen ve durumlar ortaya çıkmadan önce tahmin etmeye yatkın, sakin, düşünceli kişilerden oluşturulmalıdır. Amaç her çalışanın görüşlerinin önemli olduğunu hissettirip dikkate alındığını göstermektir. Başka bir açıdan bakıldığında da, kriz ekibi yüksek potansiyelli liderlerlerin dinamik, devamlı değişen bir ortamda liderlik etme ve karar verme konusunda deneyim kazanmaları için de bir fırsat olacaktır.

Kriz zamanlarında iletişimi sıklıkla devam ettirmek neden bu kadar önemli? İletişime ne kadar ara verseniz, o kadar çalışanların da endişesi artacaktır. Devamlı iletişimde kalmak bundan dolayı çok önemlidir. Zaman zaman güncellenecek çok şey olmasa da veya konular önemsiz görünüyorsa da, düzenli iletişim herkesi sakin tutacaktır. Bu zamanlarda önce iş değil, çalışanlarınız gelmelidir.

Doğal olarak “Ne zaman bitecek bu? ” ve “Ne kadar sürede işler normale dönecek?” soruları belirsizlik zamanlarında, insanın cevabını bilmek istediği en önemli iki sorudur. Bu soruları ne kadar cevaplamak istesek de cevaplama tuzağına düşmemek lazım. Ülkemizde inişte olan vaka sayılarını görsek de bu soruya cevaptan kaçınmak faydalı olacaktır. Bu soruya cevap vermek, şahsınızdan önce çalışanlarınızın şirkete karşı güvenini kaybetmesine yol açabilir. Ayrıca güven ve umutlu mesaj vermek bugün herkesi rahatlatsa da sadece kriz sonunda liderlerine olan güvenini de yitirmelerine neden olacaktır. Tersine bu soruya cevap vermeyerek konunuzda sarsılmaz bir güven sağladığınızı devam ettirmeye çalışmak en akılcı yaklaşım olacaktır.                                                                                                                                        Süleyman Lami UYAR